Saturday, 30 August 2008

REM - Tuzla....Buz..











"RemDans Proje Topluluğu"'Tuzla... buz..'30 Agustos 08 Sokakta Şenlik 2 / 17.00RemDans Proje Topluluğu 29-31 Ağustos 2008 tarihlerinde Hangar Sanat Derneği tarafından Beyoğlu'nda ikincisi düzenlenecek Sokakta Şenlik' de'Tuzla....Buz..' isimli performanslarına 30 Ağustos 2008, saat 17.00 de Oda Kule önünde başlayacak ve Galatasaray Lisesi önünde bitirecek...Konsepti Tuğçe Tuna' ya ait olan 'Tuzla...Buz..' performansını Aslı Bostancı- Erdinç Anaz-Çiğdem Agas-Melis Tuzcuoğlu-Gülça Denizci-Emre Karaca-Tuğçe Tuna dan oluşan RemDans Proje Topluluğu; Eren Ambarkütük, Yeşim Çoşkun, Bilge Sürmeli,Serhat Kural, Umut Sürel, Ecem Alfan,Dicle Doğan,Esra Yurttut- Melih Kıraç, Harun Kocabıçak,Ezgi Serdaroğlu, Gökhan İnan ile birlikte gerçekleştirecek...Bedenlerimizle bedenlerin-seslerin-bakışların-düşüncelerin-isteklerin-korkuların-binaların arasında, caddenin biriktirdikleriyle yapayalnız kalacağız...Devam edeceğiz..Hatırlıyor musun?...Yuvarlanıp gitmek mi?...Kendini unutmak mı?..Havanın rengi?Tuzla...
-----------------------------------------
Ne dediler?...
Hatırladıkça içim sıkılıyor, gülsem mi ağlasam mı bilemiyorum
Dayanamadım not aldım.
Ahan da feedback:
- belediye eleman bulamamış yerleri temizlemeye...
- postmodern=fosmodern.
- bu ne? reklam kampanyası falan mı ki?
- hangi deterjanı kullanıyorsunuz?
- delinin biri taşa bi kuyu atmış...
- altta kalanın canı çıksın
- memlekette millet birbirini yiyo
- ağnanıyorlar
- hop, aile var
- yaşama sevincini kaybetmiş olum bunlar
- amacınız ne sizin???
- allah süründürmesin
- arkadaşlar ülkemizde yapılan her şey sanat oluyor!!
- yatmış yerde "şeyapıyo"...

2 comments:

Anonymous said...

yatmış yerde "şeyapıyo"...

buna gülebilirsin, ağlama hiç. ben güldüm. ^^

gogo said...

hehe oley fotoğraf blogum da keşfedilmiş:p zaten ona ağlamak mümkün değildi ki. yaşlıca tombul yaman mı yaman bi teyze böyle, her an çantasını adamın kafasına geçirebilirmiş gibi duranlardan... meraklı ya, kalabalığı görünce hemen yanaşıyor, bakıyor bakıyor bi anlam vermeye çalışıyor sonra kalabalıktan ayrılıp cık cık cık, yatmış yerde "şeyapıyo" diye diye yoluna devam ediyor.